Bölüm 3 : Birkaç HAP Tavsiye

Yıllar önce bu hobiye ilk atıldığım günleri hatırlıyorum. Forum forum dolaşıp , “önce hangi cihazı alsam , acaba uyumları nasıl olur , bütçeyi nasıl yapmalıyım…” diye sorduğum günleri… Özellikle ilk senelerde dünya kadar yanlış yaptım. Boşa para harcadım. İlk yıllar iştahın da fazla olduğu yıllardı. Bir cihaz geliyor , 5-6 ay sonra o gidiyor , başka bir cihaz geliyordu. Toplamda sese olan katkı % 3-5 bile değilken , boşa harcanan binlerce lira. Bir süre sonra aldığını zararına sat ve sonra yine boşa saçılan paralar…

Bu yazdıklarımdan umutsuzluğa kapılma sakın. Zaman geçtikçe ve tecrübe arttıkça bu hatalar giderek azalmaya başlıyor emin ol. Zamanla daha aklı selim seçimler yapabiliyorsun. Zaten hayatın gereği , böyle olmak zorunda değil midir insan ? Öyle bir an geliyor ki artık , hangi cihazın hangisi ile uyumlu olabileceğini kestirebiliyor , nokta atışı yapabilir duruma geliyorsun.

Ancak yeni başlıyorsan , ben bu süreci hızlandırmak adına sana birkaç tavsiyede bulunayım. Amerika’yı yeniden keşfederek vakit kaybetme , zamanını ve paranı boşa akıtma istersen.

-Bir cihaz alırken mutlaka dinlemeni öneririm.

Dinlemeden , internetten, yorumlarla cihaz alma. Çünkü insanların zevkleri çok farklıdır. Tanımadığın birinin internette yaptığı yorumlarda , onun anlatmak istediği şey ile senin anladığın farklı olabilir. Bu yorumlarla cihaz alırsan , evine geldiğinde hayali sükuta uğrayabilirsin.  Diyeceksin ki “Bulunduğum ilde mağaza yok. Mecburen dinlemeden almak zorundayım.” Haklısın… Çok arkadaşım vardı benzer durumda olan.  İşte o zaman çok tercih etmesek de , başka çaremiz kalmadığı için bir sonraki yöntemi uygulamaya koyuyoruz.

-Kulak zevkinin seninle aynı olduğuna inandığın ya da kulağına gerçekten güvendiğin bir kaç odyofil arkadaşından fikir al. Bu yöntem , emin ol işe yaramaktadır. Ancak unutma , ne kadar çok kişiye sorarsan , o kadar çok aklın karışacaktır. Bu sebeple seçeceğin kişiler önemlidir.

 

-Eğer imkanın varsa evindeki cihazı götürüp , alacağın cihaz ile karşılaştırmak kesin çözümdür. Taşıyabilme imkanın varsa yükselteç (amfi) , CD player , hatta hoparlör gibi cihazları hifi dükkanına götürüp , almayı düşündüğün cihazla birebir karşılaştırmak , sisteminin sesine neler getirip , neler götüreceğini sana oracıkta verecektir. Yok eğer alacağın cihazı denemek için evine getirebiliyorsan zaten senden şanslısı yok demektir.

 

-Sana  %3-5 fark getirecek bir cihaza ya da elindekinin bir üst modeline , sadece üst modeli olduğu için dünyanın farkını ASLA  ödeme. Nefsine hakim ol ve o alışverişi es geç. Biraz daha para biriktir ve gerçekten sistemini birkaç basamak yukarı taşıyabilecek bir atış yap. Attığın taş , her keresinde ürküttüğün kurbağaya değsin.  

-Bu hobiye yeni başlayanlar genelde ciğerleri söken basları olan bir sistem kurmayı hayal ederler. Bunun için metrekareye bakmadan minicik salonlara , kocaman floorstand hoparlörler alırlar. (Ben de yaptım) Yıllar içinde kulak ve sistemin olgunlaştığında , o hoparlörler ve baslar giderek küçülür ve ilerde tadı alındığında raf tipi (bookshelf) hoparlörlere geçiş trendi  görülür genelde. Ben sonunu söyleyeyim de , istersen sen yine baştan başla.

-Bol bol farklı sistem dinle.

Sadece kendi sistemini dinleyerek , bu hobide nerede olduğunu bilemezsin. Bunu bilemezsen , rotanı çizemezsin. Hifi bir yolculuktur ve rotan olmazsa bu yolculuğu gerçekleştiremezsin. Bu sebeple fırsat buldukça  , hifi dükkanlarını ziyaret etmelisin. Ya da odyofil dünyasından arkadaşlar edinebilirsin. Bunun için forumlar uygun ortamlardır. Buradan edineceğin arkadaşlarla yapacağın dinletilerde hem tecrüben artacak , hem de bu hobinin diğer güzelliklerini keşfedeceksin.

-Dinleyeceğin kayıtları özenle seç.

Bu sistemler her kaydı iyi çalan sistemler değildir. Aksine kayıtları olduğu gibi çalan sistemlerdir. Kötü bir kayıttaki tüm olumsuzlukları ve hataları karşına olduğu gibi dökecektir. Bu sebeple , bu sistemlerin keyfini çıkarabilmek için iyi bir kaynak cihaza ve iyi kayıtlara ihtiyacın bulunmaktadır. Bu hobiye girmeden önce  odyofillerin bir çoğunun jazz müzik ile hiç tanışmadığını biliyor musun ? Yıllarını hobiye vermiş bir çok odyofil artık birer jazz müdavimidir. Bunun nedeni  şahsi fikrim , jazz müziğinin kalitesi , güzelliği vs. nin yanında ; jazz albüm kayıtlarının , diğer piyasa albümlerine oranla genelde daha özenli ve iyi olması ve hifi felsefesine olan uygunluğundandır. Özellikle trio jazz kayıtlarındaki o enfes ritim ve temiz sound , sisteminin vereceği gerçeklik hissi ile birleştiğinde ; dinleti odanda karşında bir saksafon , kontrobas ve davul üçlüsünü misafir ediyor olmak hoşuna gidecektir.

Yeni bir sistem kurarken sana bütçenin şu kadarını bu cihaza  , bu kadarını bu cihaza vermelisin gibi bir şey söylemeyeceğim. Elimdeki tüm parayı zamanında sadece “işte bu cihazı almam gerekiyor” diyerek bir CD player’a yatıran birisi olarak buna inanmıyorum. Ama bugün , şimdiki aklım ile yeni bir sistem kuracak olsam , paradan bağımsız  şu sıralama ile hareket ederdim.

1.Kapıdaki sigorta kutusuna  odyofil sigorta taktırırım.

2.Sistemin besleneceği prizi odyofil priz ile değiştiririm

3.Sistemi bağlayacağım elektrik hattının , duvar içi kablolamasını değiştiririm.

4.Evin diğer cihazlarından elektrik hattını ayırır , topraklamasını yaptırırım.

5.Üst seviye bir kaynak cihaz alırım(CDP , Pikap vs.)

6.Hoparlör alırım

7.Yükselteç (Amfi) alırım

8.Kabloları yukarıdaki 7 maddenin getirdiği sinerji sonrasında seçerim.

9.Sistem sehpası edinirim. (Hifi kriterlerinde dizayn edilmiş olmalı)

10.Sistemin arkasına diffüzör yerleştirerek , arkadan yansıyan ses dalgalarını kırarım.

Farkındaysan  ilk 4 maddede tek bir cihaz alım maddesi yok. Sadece elektrik hattı ile ilgili düzenlemeler var.  Neden diyeceksin belki  ancak emin ol , bunlar karşılaşmaya 1-0 önde başlamak anlamına geliyor. Son maddede de bir diffüzörden bahsediyorum.

(Bu diffüzör uygulamasını aşağıdaki resimde sistemin arkasındaki taş duvar olarak düşünebilirsin. Daha profesyonel ve kolay çözüm yöntemleri de var piyasada. Orada biraz da dekoratif bir amaçla taş duvar kullanıldı. Eğer dinleti odan müsaitse  , odanın tüm akustik düzenlemesini yaptırman sistemini farklı bir kulvara taşıyacaktır.  Akustik başlı başına ayrı bir blog konusudur. İnternetten diğer çözüm yöntemlerini araştırabilirsin.)

Tabii tüm bunlara ek olarak bu sistem üzerinde burada anlatacağım çeşitli tweak yöntemlerini deneyeceğimi yazmama gerek yok sanırım. Bir sonraki bölümde bu sistem üzerinde kısaca hangi tweak’leri yapabileceğimizi konuşalım istersen.