Elektrik çok çok önemli...
Eski oturduğum apartman genelde emekli çiftlerin bulunduğu bir apartmandı. Birbirleri ile yakın ilişki içindeydiler. Topluca bir şeyler yapmaya bayılır , bir düğüne ya da güne birlikte gitmeye , organizasyonlar yapmaya bayılırlardı.
İşte yine bir organizasyon günü aklıma bir test fikri geldi.
Apartmanda elektrik tüketiminin bu kadar minimuma indiği bir anı yakalamak şans gibi bir şeydi. Ertesi gün de pazar yani tam tersine herkesin evde olduğu ve elektrik tüketiminin maksimum olduğu gün.
Acaba her iki günde de , aynı saatlerde bir dinleti yapsam , performans farkı nasıl olurdu ?
Her iki günde saat 13:00 - 13:30 arası belirlediğim 5 cd'i dinleyecektim. Sistem aynı , ev içi şartlar aynı , sadece belli ki şebeke elektriğinin birbirinden farklı olacağı bir testti bu.
Ve ne oldu dersin ?
Arada muazzam farklar duydum...
Cumartesi günü (yani apartmanda kimse yokken) dinlediğim her cd içimi kıpır kıpır yaptı. O nasıl bir detay artışı , dinlediğim her şey mest ediyordu beni. Tüm kayıtlar tıkır tıkır , hatları çok belli , baslar sıkı ve detaylı... Normal günlerde dinlediğim performasın da çok çok üzerindeydi sistemin performansı... Sistemimi tanıyamadım diyebilirim.
Ertesi gün (yani Pazar günü apartmanda ve de semtte elektrik tüketimi maksimumken) aynı cd'leri tekrar dinledim. Sesine alışık olduğum sistemim geri geldi. Bir gün önce bana farklı gelen herşey gitmişti.
Normalde ben o halini de çok beğeniyordum ama Cumartesi gününü yaşadıktan sonra iyi elektriğin hi-end müzik sistemleri üzerinde ne derece etkili olabileceğini , çok alışılmadık bir test ile görmüş oldum.
Elektrik çok çok önemli...
Elektriğin ne kadar önemli olduğunu doğrulayacak bir tecrübem daha var.
Hobiye başlarken tekno marketlerde satılan bir çoklayıcı priz almıştım. O dönemde iyi bir şey aldığımı düşünüyordum. Belkin 6'lı priz...
Aradan seneler geçip de sistem ve kulaklar gelişince , bunu değiştirmeye karar verdim.
Belkin'in Fadel Art el yapımı alimünyum kasa 7'li çoklayıcı priz aldım. Bu çoklayıcı prizin kablosunu Furutech Alpha serisi bir kablo ile değiştirdim. Kablonun bir ucunu çoklayıcı prize gümüş lehimle sabitletip , diğer ucuna da Furutech FI-E35 rodyum erkek fiş ile taktım.
Kısaca eskisi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kalite artışı sağlamıştım.
2 haftalık geçen sürede , sıfır furutech kablonun ve lehimin yanmasını bekledim.
Çünkü ilk dakikadan itibaren hissedilen olumlu farkların yanında , özellikle baslarda hissedilen gerilme , rahatsız edici aşırı tokluk , kablo yandıkça geçti.
2 haftanın sonunda aldığım farkı , bu zamana kadar sistemimde denediğim , diğer tüm kablo ve tweaklerin hiç birinde hissetmemiştim. Neler mi oldu :
* Müthiş bir detay artışı
* Gövdelenme (Bunda furutech bakır kablonun da etkisi var)
* Baslarda artan kalite (Bunda da furutech rodyum erkek fişin etkisi var)
* Sahnesel anlamda , enstrüman ayrışımında iyileşme
Kısaca elektrik çok çok önemli...
Kaldığımız evde elektrik güneş enerjisinden elde ediliyor. Cihazı ilk kurup çalıştırdığımda, şebeke elektriğiyle çaldığına göre çok daha farklı, özellikle sessiz çaldığını farkettim. Evin içi, taban ve tavanı ahşap lambri ve döşeme, etrafı da şehre göre çok sessiz, bunların da katkısıyla sistem seviye atladı adeta.
YanıtlaSilBu arada kaynak cihaz olarak laptop ve basit bir kablo kullanıyorum, dac'ı devreye kattığımda veya cdp kullanırsam çok daha farklılaşacak.